Sıkça Sorulan Sorular
Hakkımızda sayfasındaki “Biz Kimiz” bölümünü ziyaret edebilirsiniz.
Almira Saç Ekimi ailesi olarak, hastalarımızla tek tek görüşüyor, onları dinliyor ve isteklerini dikkate alıyoruz. En iyi sonucu elde etmek için hastalarımızı sağlıklı bir şekilde bilgilendiriyoruz. Karşılıklı güven ve şeffaflığı benimsiyor, etik değerler çerçevesinde hastalarımıza her zaman doğru bilgi ve anlayışı yansıtıyoruz.
Hastalarımız bizim misafirlerimizdir. İşlemler, hastanın konforu düşünülerek son derece üstün ve yüksek kaliteli koşullarda gerçekleştirilir. Hastalarımız, saç ekimi sonrasında 1 yıl boyunca ücretsiz kontrol altında tutulur ve operasyon sonrası 7/24 bize ulaşabilir. Tüm hastalarımızı özel hissettirmek, öncelik verdiğimiz hedeflerimizden ve değerlerimizden biridir.
Almira Saç Ekimi’nin gücü olan Almira Tur ile, değerli hastalarımıza “turizm” denildiğinde akla gelen her şeyi, en iyi fiyat garantisiyle sınırsız otel portföyünün yanı sıra sunabiliyoruz.
Almira Tur’un deneyimli ekibi tarafından otel konaklama, bölge transferi, araba kiralama, aktivite, günlük turlar gibi birçok hizmet sağlanmaktadır.
Saç dökülmesinin ilk nedenlerinden biri genetik özelliklerdir. Ancak hormonal ve beslenme faktörlerine, kimyasal maddelere maruz kalmaya, sistemik hastalıklara, saç gelişim bozukluklarına, ilaçlara, psikolojik strese ve saç derisi hastalıklarına bağlı olarak birçok farklı neden olabilir.
Saç ekimi, kellik oluşumuna dirençli olan ve enseye yakın başın arka kısmından alınan saç köklerinin, saçın döküldüğü bölgeye transfer edilmesi işlemidir. Günümüzde en sık kullanılan iki yöntem vardır. İlki FUE, diğeri ise DHI yöntemidir.
Saç ekimi, yerel veya tamamen boşlukları olan tüm kişilere yapılabilir.
Saç ekiminde yaş küçük bir rol oynasa da, ekim yapılacak kişinin fiziksel gelişimini tamamlamış olması gerekir. Çünkü yaş ilerledikçe alın ve yüz yapısı değişir. Bu nedenle, belirli istisnalar dışında (yara izleri, yanık alanlar ve alopesi bölgeleri vb.) 21 yaşın altındaki kişilere saç ekimi yapmıyoruz.
Saç ekimi lokal anestezi altında yapıldığı için işlem sırasında ağrı hissedilmez. Operasyon sırasında telefonunuzla ilgilenebilir, makale okuyabilir ya da uyuyarak işleminize devam edebilirsiniz.
Ekim yapılacak alanın büyüklüğüne bağlı olarak, saç kesilmeden, bölgesel olarak kesilerek veya tamamen kesilerek yapılabilir.
Saç ekimi için genetik ve hormonsal olarak dökülmemeye kodlanmış en dayanıklı saç kökleri tercih edilir. Genellikle başın arka kısmı, iki kulak arasındaki bölge öncelikli olarak kullanılır. Bazı durumlarda bu alan yeterli değilse, göğüs, omuz bölgesi ve çene altı sakal bölgesinden de alınabilir.
Saç ekimi yalnızca kendi saç kökleriniz kullanılarak yapılabilir. Çünkü vücut, doku yapısına uymayan saçı kabul etmez.
Saç ekimi operasyonu, saç kökü sayısına, doku kalitesine ve ekim alanının büyüklüğüne göre ortalama 5-8 saat sürer.
Kişinin metabolik hızına göre iyileşme süresi değişir ve süreçte uygulanacak tedavilerle bu süre kısalır.
Saç ekiminden sonra kişinin metabolik hızına göre değişen bir süreç yaşanır. Genel olarak, ekilen saçlar ilk 2 haftadan sonra biraz uzar ve ardından %80’i dökülür. Ekilen saçların büyümesi ortalama 8-12 hafta içinde başlar ve zaman ilerledikçe yoğunluk artar. Tüm ekilen saçların büyümesi kişiye göre değişse de 1 yıl içinde tamamlanır.
Gerekli kurallara uyulursa, ekilen saçlar %98 verimlilikle sonuç verir.
Saç ekiminde, dökülmemeye genetik olarak kodlanmış güçlü saç kökleri donör olarak kullanılır. Bu alanlardan alınan saç kökleri hormonsal olarak dirençli olduğu için ekilen bölgede saç dökülmesi sorunu yaşanmaz.
Hayır, işlemden sonra iz kalmaz. Bu, FUE Tekniği’nin büyük avantajıdır. FUE Tekniği’nde çok küçük greftler alınır. Çok yakından ve parlak ışık altında bakıldığında küçük gözenekler görünebilir. Tabii ki bu gözenekler mevcut saçlar arasında fark edilemez.
Uzman bir ekip tarafından ekilen saçlar, diğer saçlardan ayırt edilemeyecek kadar doğal bir görünüme sahip olur.
Saç ekimi operasyonu genel anestezi değil, lokal anestezi altında yapıldığı için herhangi bir risk yoktur.
Evet, saç ekimi birden fazla kez yapılabilir. Çünkü kişinin saç genetiğine bağlı olarak saç dökülmesi devam edebilir veya ekim alanının büyüklüğüne göre birden fazla seans gerekebilir.
[/vc_toggle]
Genel diş hekimliği, ağız sağlığını korumak ve diş problemlerini önlemek için rutin kontroller, temizlikler, dolgular ve önleyici tedavileri içerir.
Restoratif diş hekimliği, hasar görmüş veya eksik dişleri onarmaya ve değiştirmeye odaklanır. Bu tedaviler arasında diş dolguları, kaplamalar, köprüler, protezler ve implantlar bulunur.
Kozmetik diş hekimliği, dişlerinizin ve gülüşünüzün estetik görünümünü iyileştirir. Yaygın tedaviler arasında diş beyazlatma, porselen kaplamalar, diş yapıştırma ve gülüş tasarımı bulunur.
Ortodontik tedavi, çapraşık dişleri ve çene kapanış bozukluklarını düzeltir. Braketler, şeffaf plaklar ve pekiştirme apareyleri gibi yöntemler kullanılarak hem işlev hem de estetik iyileştirilir.
Kanal tedavisi, dişin içindeki enfeksiyonu tedavi eden bir işlemdir. Enfekte olmuş sinir dokusu çıkarılır ve dişin içi doldurularak tekrar enfeksiyon oluşumu engellenir. Bu sayede doğal diş korunur.
Diş kaplaması, hasar görmüş veya zayıflamış bir dişin üzerine yerleştirilen bir kapaktır. Dişin şeklini, gücünü ve işlevini geri kazandırır. Kaplamalar porselen, metal veya hibrit malzemelerden yapılabilir.
Diş köprüsü, eksik dişlerin yerine kullanılan sabit bir protezdir. Doğal dişlere veya implantlara sabitlenerek boşlukları doldurur.
Protezler, eksik dişlerin yerine kullanılan çıkarılabilir yapay dişlerdir. Tam protezler tüm dişleri, parsiyel protezler ise yalnızca eksik olan dişleri tamamlar.
Diş implantları, eksik dişler için kalıcı bir çözümdür. Çiğneme fonksiyonunu geri kazandırır, kemik kaybını önler ve doğal bir gülüş görünümü sağlar.
Diş beyazlatma, diş lekelerini ve renk değişimlerini gideren bir işlemdir. Ofis ortamında hızlı sonuç veren yöntemler veya evde kullanıma uygun setler mevcuttur.
Diş çürüğünü önlemek için florürlü diş macunu ile günde iki kez fırçalamak, düzenli diş ipi kullanmak, sağlıklı bir beslenme düzenine sahip olmak ve düzenli diş hekimi kontrollerine gitmek gerekir.
Periodontal hastalık (diş eti hastalığı), plak birikimi nedeniyle oluşan bir diş eti enfeksiyonudur. Tedavi edilmezse diş eti çekilmesine, kemik kaybına ve diş kaybına neden olabilir.
Diş eti hastalıkları derin temizlik, kök düzeltme ve antibiyotik tedavileriyle kontrol altına alınabilir. İleri vakalarda cerrahi müdahaleler, örneğin diş eti grefti gerekebilir.
Bir diş, ciddi çürük, onarılamayacak kadar hasar, enfeksiyon veya çapraşıklık gibi durumlar nedeniyle çekilebilir. Ayrıca, gömülü veya problemli yirmilik dişler de çekilebilir.
Yirmilik dişler, genellikle geç gençlik döneminde çıkan son azı dişleridir. Eğer gömülü, ağrılı veya yanlış konumlanmışlarsa çekilmeleri önerilir.
Genellikle yılda iki kez düzenli diş kontrollerine gitmek önerilir. Ancak, mevcut diş problemleriniz varsa daha sık ziyaret gerekebilir.
Florür tedavisi, diş minesini güçlendirerek çürükleri önlemeye yardımcı olur. Jel, köpük veya vernik şeklinde uygulanabilir.
Evet, diş tedavisi sırasında kaygı yaşayan hastalar için azot oksit (gülme gazı) ve oral sedatifler gibi sedasyon seçenekleri sunuyoruz.
Evet, şiddetli diş ağrısı, kırık dişler, enfeksiyonlar ve travmaya bağlı yaralanmalar gibi acil durumlar için hızlı diş tedavisi hizmeti sunuyoruz.
Sigorta kapsamı, planınıza ve tedavi türüne bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Ekibimiz sigorta haklarınızı kontrol etmenize ve sigorta taleplerinizde yardımcı olabilir.
Medikal estetik, cilt görünümünü iyileştirmek, yaşlanma belirtilerini azaltmak ve yüz veya vücut özelliklerini geliştirmek için uygulanan cerrahi olmayan kozmetik tedavileri ifade eder.
Medikal estetik tedavileri arasında Botox, dermal dolgu maddeleri, PRP terapisi, mezoterapi, kimyasal peeling, lazer cilt tedavileri ve cerrahi olmayan vücut şekillendirme işlemleri bulunur.
Botox, yüz kaslarını geçici olarak gevşeterek ince çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünü azaltan enjekte edilebilir bir tedavidir. Genellikle alın, göz çevresi ve kaş arası bölgesinde kullanılır.
Dermal dolgu maddeleri, hacim eklemek, kırışıklıkları gidermek ve yüz hatlarını belirginleştirmek için kullanılan enjekte edilebilir maddelerdir. En sık dudaklar, yanaklar ve göz altı bölgelerinde kullanılırlar.
Trombosit Zengin Plazma (PRP) terapisi, hastanın kendi kanından elde edilen büyüme faktörlerinin cilt yenilenmesini ve kolajen üretimini teşvik etmek için kullanıldığı bir tedavidir. Yüz gençleştirme, saç dökülmesi tedavisi ve yara izi iyileştirmede kullanılır.
Mezoterapi, cildin nemlenmesini, elastikiyetini ve genel sağlığını iyileştirmek için vitaminler, mineraller ve hyaluronik asit içeren enjeksiyonların uygulanmasıdır.
Kimyasal peeling, cildi eksfoliye etmek, ölü hücreleri temizlemek ve cilt dokusunu, tonunu ve berraklığını iyileştirmek için asit çözeltileri kullanır. Akne izleri, pigmentasyon ve ince çizgilerin tedavisinde etkilidir.
Lazer cilt tedavileri, kolajen üretimini teşvik etmek, pigmentasyonu azaltmak ve cilt dokusunu iyileştirmek için odaklanmış ışık enerjisini kullanır. Kırışıklıklar, yara izleri ve güneş hasarını tedavi etmek için etkilidirler.
Cerrahi olmayan vücut şekillendirme tedavileri, ameliyatsız yağ azaltma ve cilt sıkılaştırma yöntemleridir. Radyo frekans, ultrason ve kriyolipoliz (yağ dondurma) teknikleri içerir.
Sonuçların süresi tedaviye bağlıdır. Botox yaklaşık üç ila altı ay sürerken, dolgu maddeleri altı ay ila iki yıl sürebilir. Lazer tedavileri ise bakım seanslarıyla uzun vadeli sonuçlar sağlayabilir.
Çoğu medikal estetik tedavi minimum rahatsızlık içerir. İşlem sırasında konforu artırmak için uyuşturucu kremler veya lokal anestezi kullanılabilir.
İyileşme süreci yapılan işleme bağlıdır. Botox ve dolgu maddelerinde genellikle hiç veya çok az iyileşme süresi gerekirken, kimyasal peeling ve lazer tedavileri birkaç günlük toparlanma süresi gerektirebilir.
Görünümünü iyileştirmek, yaşlanma belirtilerini azaltmak veya cilt kalitesini artırmak isteyen herkes medikal estetik tedavilerinden faydalanabilir. En iyi seçenekleri belirlemek için bir uzmanla danışmanlık yapılması önerilir.
Evet, nitelikli uzmanlar tarafından yapıldığında medikal estetik tedavileri güvenlidir. Yan etkiler genellikle hafif ve geçicidir; örneğin hafif şişlik veya kızarıklık oluşabilir.
Evet, birçok tedavi optimal sonuçlar için birleştirilebilir. Örneğin, Botox dolgu maddeleriyle kombine edilebilir ve PRP terapisi, cilt yenileme etkisini artırmak için mikroiğneleme ile birlikte uygulanabilir.
Hazırlık süreci tedaviye göre değişir. Hastalara, işlem öncesinde kan sulandırıcı ilaçlardan, alkolden ve aşırı güneş maruziyetinden kaçınmaları önerilebilir.
Tedavi sıklığı yapılan işleme bağlıdır. Botox genellikle her üç ila altı ayda bir yenilenirken, lazer tedavileri veya peeling işlemleri birkaç ayda bir tekrarlanabilir.
Rekonstrüktif cerrahi, yaralanma, hastalık veya doğumsal anomaliler sonrası işlevi ve görünümü geri kazandırmayı amaçlayan bir plastik cerrahi türüdür.
Rekonstrüktif cerrahi, doğum kusurları, travmatik yaralanmalar, yanıklar, kanserle ilişkili doku kayıpları ve yarık dudak ile damak gibi durumları tedavi etmek için kullanılır.
Rekonstrüktif cerrahi, tıbbi bir gereklilik nedeniyle işlevi ve görünümü geri kazandırmaya odaklanırken, estetik cerrahi isteğe bağlı olup estetik görünümü iyileştirmeye yöneliktir.
Rekonstrüktif cerrahi adayları arasında doğumsal anomalileri olan bireyler, travma sonrası yaralanmalara sahip kişiler ve görünüm veya fonksiyon kaybına neden olan tıbbi durumları olan hastalar bulunur.
Yaygın rekonstrüktif cerrahiler arasında deri nakilleri, yara izi revizyonları, meme rekonstrüksiyonu, el cerrahisi ve travma veya kanser sonrası yüz rekonstrüksiyonu bulunur.
Meme rekonstrüksiyonu, mastektomi veya lumpektomi sonrası memenin şeklinin ve görünümünün geri kazandırılması işlemidir. İmplantlar veya hastanın kendi dokusu kullanılabilir.
Deri nakli, vücudun sağlıklı bir bölgesinden alınan derinin yanıklar, yaralar veya yaralanmalar nedeniyle hasar gören başka bir bölgeye nakledilmesi işlemidir.
Yara izi revizyon cerrahisi, yaralanmalar, ameliyatlar veya yanıklar nedeniyle oluşan yara izlerinin görünümünü iyileştirmek veya daha az belirgin hale getirmek için yapılan bir işlemdir.
El cerrahisi, travma, artrit, doğumsal anomaliler veya sinir yaralanmaları nedeniyle elin işlevsel ve estetik sorunlarını düzeltmek için yapılır.
Yüz rekonstrüksiyonu, travma, kanser veya doğumsal anomaliler sonrası yüz yapısını ve fonksiyonunu geri kazandırmak için yapılan bir işlemdir.
İyileşme süresi yapılan işleme bağlıdır. Küçük cerrahiler birkaç hafta içinde iyileşirken, büyük prosedürler birkaç ay sürebilir.
Tıbbi gereklilik taşıyan rekonstrüktif cerrahiler genellikle sigorta tarafından karşılanır. Kapsam, yapılan prosedüre ve poliçeye bağlıdır.
Riskler arasında enfeksiyon, kanama, yara izi ve anesteziye bağlı komplikasyonlar bulunur. Bir cerrahla yapılan konsültasyon bireysel risklerin değerlendirilmesine yardımcı olabilir.
Ameliyat öncesinde detaylı bir konsültasyon ve tıbbi değerlendirme yapılır. Ameliyat sonrasında takip ziyaretleri, rehabilitasyon ve yara bakımı gerekebilir.
Evet, rekonstrüktif cerrahi işlevi geri kazandırarak, rahatsızlığı hafifleterek ve özgüveni artırarak genel yaşam kalitesini iyileştirebilir.
Flep cerrahisi, vücudun bir bölgesinden kan dolaşımı korunarak doku transfer edilmesi işlemidir. Yüz ve meme rekonstrüksiyonu gibi karmaşık onarımlarda kullanılır.
Hazırlık süreci, tıbbi değerlendirme, sigara kullanımının bırakılması ve cerrahın ameliyat öncesi talimatlarına uyulmasını içerir.
Rekonstrüktif cerrahinin sonuçları genellikle uzun ömürlüdür, ancak duruma bağlı olarak ek işlemler veya bakım tedavileri gerekebilir.
Bazı durumlar lazer tedavisi, fizik tedavi veya enjeksiyonlar gibi ameliyatsız yöntemlerle tedavi edilebilir, ancak karmaşık vakalar için cerrahi en iyi seçenek olabilir.